
Kapitülasyonlar, Osmanlı Devleti’nin Avrupa devletlerine tanıdığı ticari ve hukuki ayrıcalıklardı. Osmanlı, bu hakları başlangıçta dostane ilişkiler kurmak amacıyla vermeyi tercih etti. Ancak zamanla bu ayrıcalıklar ekonomik bağımlılığa dönüştü. Bu yazıda, kapitülasyonların Osmanlı ekonomisine etkilerini ve nasıl kaldırıldığını ele alıyoruz.
Kapitülasyonların Verilme Sebepleri
1535 yılında Kanuni Sultan Süleyman, Fransa’ya ilk kapitülasyonu tanıdı. Böylece Fransız tüccarlar, Osmanlı topraklarında ticaret yapma kolaylığı elde etti. Osmanlı, bu adımla dış ticareti artırmayı amaçladı.
Bununla birlikte, bu haklar geçici ve karşılıklı iken zamanla tek taraflı hale geldi. Diğer Avrupa ülkeleri de benzer ayrıcalıklar talep etti.
Ekonomik Sonuçları
Yabancı tüccarlar, düşük vergi oranlarıyla Osmanlı pazarında avantaj kazandı. Örneğin, İngiliz tüccarlar %3 vergi öderken, Osmanlı tüccarları %12’ye kadar vergi vermek zorunda kaldı. Bu nedenle yerli üretici rekabet edemedi.
Ayrıca, yabancılara tanınan gümrük imtiyazları, Osmanlı hazinesinin gelirlerini azalttı. Dış ticaretin kontrolü büyük ölçüde Avrupalı tüccarların eline geçti.
Hukuki Egemenlik Sorunları
Osmanlı, kendi topraklarında yaşayan yabancıların yargı yetkisini büyük ölçüde konsolosluklara devretti. Yabancılar Osmanlı mahkemelerinde değil, kendi ülkelerinin konsolosluklarında yargılandı. Bu durum, hukuk sisteminde büyük boşluklar oluşturdu.
Diğer yandan bu uygulama, Osmanlı’nın egemenlik haklarını sınırladı.
19. Yüzyılda Derinleşen Kriz
1838 Balta Limanı Antlaşması, kapitülasyonların kapsamını genişletti. İngiliz tüccarlar neredeyse sınırsız ticari serbestlik kazandı. Bu antlaşma, yerli sanayiyi büyük ölçüde baltaladı.
Ayrıca 1881 yılında kurulan Düyun-u Umumiye İdaresi, Osmanlı gelirlerinin önemli bir kısmını kontrol etmeye başladı. Borç ödemeleri artık Avrupalı alacaklıların gözetimindeydi.
Kapitülasyonların Kaldırılması
I. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte Osmanlı, 1914’te kapitülasyonları tek taraflı olarak yürürlükten kaldırdı. Ancak bu karar savaş koşullarına bağlıydı.
Sonuç olarak kapitülasyonlar, Lozan Antlaşması ile 1923’te kesin olarak kaldırıldı. Türkiye Cumhuriyeti böylece ekonomik ve hukuki bağımsızlığını yeniden kazandı.
Sonuç
Osmanlı Devleti, ticareti teşvik amacıyla verdiği kapitülasyonlar nedeniyle zamanla ekonomik ve siyasi egemenliğini kaybetti. Bu ayrıcalıklar, yerli üretimi zayıflattı, devlet gelirlerini azalttı ve yabancı müdahalesini artırdı. Kapitülasyonların kaldırılması, ancak Cumhuriyet ile mümkün oldu.