
Osmanlı Devleti’nin askerî ve ekonomik sisteminin temel taşlarından biri olan tımar sistemi, sadece bir toprak yönetim biçimi değil, aynı zamanda devletin gücünü uzun yıllar korumasını sağlayan stratejik bir yapıydı. Bu sistem, hem fethedilen toprakların kontrol altında tutulmasını hem de Osmanlı askerî gücünün sürekli diri kalmasını sağladı. Ancak zamanla sistemin bozulması, Osmanlı’nın gerilemesine de zemin hazırladı.
Tımar Sistemi Nasıl İşliyordu?
Osmanlı padişahları, devlete ait toprakları tımar adı verilen parçalara böler ve bunları sipahilere tahsis ederdi. Sipahiler, bu topraklardan elde ettikleri gelir karşılığında savaş zamanında orduya belirli sayıda asker sağlamakla yükümlüydü. Bu sistem, hem devlete ek bir vergi yükü getirmeden orduyu finanse etmeye hem de taşrada düzenin sağlanmasına yardımcı oluyordu.
Tımar Sisteminin Bozulması ve Sonuçları
- yüzyıldan itibaren tımar sistemi giderek bozulmaya başladı. Özellikle savaşların uzaması ve devletin merkezileşme ihtiyacının artmasıyla, tımar sistemi yerini giderek iltizam sistemine bırakmaya başladı. Bu değişim, Osmanlı taşrasındaki askerî ve ekonomik yapıyı sarstı ve Osmanlı ordusunun giderek modernleşen Avrupa karşısında zayıflamasına yol açtı.